SOSYAL MEDYA

SOSYAL MEDYA
ulastuzak

19 Mayıs 2013 Pazar

Arapsaçı'na Döndüm

Kitaplığımın raflarındaki tozları temizlemek için bütün kitaplarımı yere indirdim bugün. Eski kitaplarımın arasından eski ajandam da çıktı. Ajandamın arasından eski sevgilimin iki fotoğrafı düştü, birinde mum alevini yaklaştırarak kocaman yeşilimtırak gözleri çekilmiş, diğerinde ise göğüs dekolteli siyah bir badi ile bol kırmızı rujla boyanmış dudaklarıyla çekilmiş. Fotoğraflara göz atıp tekrar ajandamın içine sakladım ve ajandamın ilk sayfasına yazdığı yazıyı gördüm, sanırım yazıldığından beri ilk defa okumuştum, neden böyle bişey yazmıştı acaba diye uzun uzun düşündüm, bir sonuca varamadım ama karşılaştığım bu durum beni etkilemedi desem yalan olurdu.
İnternete yazdığımda yazının alıntı bir yazı olduğunu fark ettim, bir kez de internetten okudum yazıyı ama birebir uyuşmuyordu, demek ki ezberlemiş ve aklında kalanları yazmıştı o zaman. Bugünleri görüp te mi yazmıştı acaba yoksa ilahi bir önseziyle mi yazdırılmıştı, bu düşünce irkilmeme sebep oldu, tüylerim dikeldi. Neden böyle bir tesadüfle karşılaştırmıştı beni Tanrı, neyin mesajını veriyordu bana ve neden şimdi?
Çok şakınım, istemediğim düşüncelerden kaçamıyorum, bitürlü kurtulamıyorum, her seferinde biyerlerden karşıma çıkıyor onu hatırlatacak materyaller. Hay aksi şeytan, arapsaçını doladı yine etrafıma ve zamanlaması bu kadar mı manidar olabilirdi? Dokunsalar ağlayacağım her an..

Dokunsalar Ağlayacağım

Dokunsalar ağlayacağım, iyi demek adettendir ya, iyiyim dedim..
değilim aslında!
anlatılması zor bir duygu içimdeki. Her harf, her kelime ve her cümle olduğundan ya çok basit,
ya da daha karmaşık bir hale getiriyor dilime getiremediklerimi..
Bir gün konuşmayı unutmak, sadece susmak istiyorum. bir gün susmayı unutmak, olur olmaz konuşmak istiyorum..
Kime, neye konuşursan konuş diyorum. Yeter ki susma!
Hiç bir söz yetmiyor beni bana anlatmama. Dinleyemiyorum kendimi acımadan içim.
Dokunsalar ağlayacağım bir ömür boyu.. ve değseler hüznüme, döküleceğim parça parça..
Bir anlık değil boğulduğum bilinmezlik.
Acısı çıkıyor sustuklarımın. Oysa ben iyiyim görünürde.
Anlamını içime çeke çeke mutluluğa erişemiyorum.
Ya hep ben fazla geldim ya hep bişeyler eksik kaldı..
Şİmdi iyi olan ne varsa, üzerine çizgi çekemediğim kırgınlıklar sarıyor dört yanımı..



Halikarnas Şarapçısı

Hiç yorum yok: